"Erzurum'un Yüzleri / Sarı Karton Hüseyin Köycü" kitabını, Atatürk Üniversitesi yayın evinden sipariş verebilirsiniz:
https://yayinevi.atauni.edu.tr/index.php/product/erzurumun-yuzleri-10-sari-karton-huseyin-koycu/
"Şenkaya Gazetesi ve Hüseyin Köycü" kitabının siparişi için arginaytac@gmail.com adresine e-posta gönderebilirsiniz.
"Şenkaya Gazetesi ve Hüseyin Köycü" kitabı, Şenkaya'da bulunan bütün okulların kütüphanelerine Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından gönderilmiştir:
Prof. Dr. Koptagel İlgün'ün "Toplum Kalkınmasında Önder Lider Hüseyin Köycü" isimli kitabı hakkında yazılanlar:
Örnek Bir Gönüllü: Hüseyin Köycü
Kamu görevlileri ya meslek olarak kamu yönetimini seçmişlerdir ya da bu görevlere aday oldukları için halk onları seçmiştir. İşleri hizmet ettikleri toplumun yaşamını daha ileri düzeye ulaştırmak için bilgi ve birikimlerini ortaya koyarak çalışmaktır. Bir de resmi hiçbir görev ve yetkisi olmadığı halde toplumsal hizmetleri gönüllü üstlenenler vardır. Onlar görevi kendi gönüllerinden alırlar. İnsanlara ve yaşadıkları toprağa duydukları sevgi, saygı, bağlılık ve hizmet tutkusu onlarda toplumsal bir sorumluluk duygusu yaratır. Dur durak bilmeden ve mesai saati tanımadan hizmet yolunda koşarlar. Hiçbir karşılık beklemeden ve yarar gözetmeden gönüllü çalışan bu insanlar, hala toplumumuzda yadırganıyorlar. Hemen ya akılsız ya da işgüzar diye adlandırılıyorlar. Akıllı veya işgüzar olmadığı anlaşılırsa bu kez “Adam gerçekten akıllı, hizmet diye yaptığı bu çalışmalardan ve kurduğu ilişkilerden acaba ne çıkar sağlayacak” diye kuşkuyla izleniyorlar. Bir gönüllüyü toplumun gönüllü olarak kabul edip o gözle bakması hiç kolay değildir. Ama gönüllülük ve hizmet duygusu öyle bir ateştir ki bir kez insanın gönlüne düştü mü onu çok koşturur, çok çalıştırır, bu uğurda çok bedeller ödetir.
29 Aralık 2005’de KASDAV’a yeni katılan 178 gönüllüye rozet takma töreni vardı. Mütevellimiz Sayın Prof. Dr. Koptagel İlgün, o güne çok yakışacak bir hediyeyle geldi. Gerçek bir gönüllü olan dedesi Hüseyin Köycü’nün yaşamı ve eserlerini 700 sayfaya yaklaşan muhteşem bir kitap olarak hazırlamıştı. Onu getirdi. Birçok gönüllünün gerçekleştirdiği hizmetler yıllar içinde unutulmuştur. Hâlbuki Hüseyin Köycü yaptığı hizmetlerin gelecekte insanlara örnek olması amacıyla küçük notlar alıp günlük tuttuğu gibi çıkardığı yerel Şenkaya Gazetesi’nde de fikirlerini, anılarını ve hizmetlerini yazmıştı. Kitap bu kaynaklardan yararlanarak Hüseyin Köycü’nün gerek savaş yıllarında gerekse yöresinin kalkınma hamlelerinde gösterdiği sevgi ve içtenlik dolu karşılıksız hizmet çabalarını anlatıyor. Kitap bir gönüllü destanı gibi tüm gönüllüler için bir başvuru ve eğitim kitabı olacak nitelikte. İnsan sevgisi, yaşadığı topraklara bağlılık, hizmet arzusu ve insanlığa yararlı olma heyecanı ne büyük mucizeler yaratıyor; bu kitapta izleyebilirsiniz.
Kitaptan yaptığım alıntıları sizlerle paylaşmak istiyorum. Kentsel çevreyi değiştirmek amacıyla sivil önderlik üstlenen Köycü, “Sadece tespitte bulunmak yeterli değil...” diyerek yaşam biçimiyle hiçbir resmi yetkisi ve görevi olmadan kamuoyunu hareketlendiren ve onu yönlendiren fedakar bir anlayışın öncüsü olmuştur. Çevresi, Köycü’nün birçok girişimi için “Bu adam malını mülkünü gözden çıkararak ideallerin peşinden koşuyor” diyordu. Bunlara karşın Hüseyin Köycü ise hizmetleri bir ibadet kutsallığı içinde ele alıyor ve öyle yapıyordu. “Vatana hizmet ibadetlerin en makbulüdür. Çünkü mutad ibadet kendi kurtuluşumuz içindir. Hâlbuki vatana hizmet herkesin kurtuluşu içindir. ” diyerek hem kendi inancını ifade ediyor, hem de yeni hizmet yolcularını yüreklendiriyordu. Çünkü O’nun için “Önemli olan bir ateş yakmaktır...” Her gönüllünün en büyük arzusu kendi gönlündeki hizmet ateşini başka insanların gönlünde de alevlendirmek, bu ateşi paylaşmak ve hizmet yolunda birlikte yürümektir. Milli Mücadele’nin Erzurum yöresindeki önderlerinden olan Hüseyin Köycü “Harf Devrimi yapıldıktan sonra, artık işe eğitimle başlamalıyız…” diyerek öğretmenin aylığını kendi kazancından verip köyde bir özel okul açmıştır. Köydeki kızların okumasını aileleri ile görüşerek teşvik etmiştir. Hizmet tutkusu insanı ne denli yenilikçi, yaratıcı ve cesur yapıyor. Devlet Harf Devrimi’ni yaygınlaştırmak için illerde, ilçelerde bile okul açamazken, O emir ve kanın beklemeden kendi köyünde kendi olanaklarıyla çağdaş eğitimi başlatıyordu. Aradan 80’i aşkın yıl geçtiği halde hâlâ birçok ilimizde tiyatro yoktur. “Bu kadar derdimiz varken festivallerle, panayırlarla, tiyatroyla uğraşmaya gerek yoktur” diyenler çoktur. Hüseyin Köycü ise köyünde “sanatın gelişmesi için” çeşitli sanatsal kurslar açmış, halkı aydınlatmak için tiyatro eserleri yazıp sahnelemiş, festival türü panayırlar düzenlemiştir. Hemşerilik bilincinin gelişmesinde, halkın birbiriyle tanışmasında, aynı duyguları birlikte paylaşmasında festivallerin ve panayırların büyük yararı vardır. Tiyatro ise yaşatarak gösteren çok önemli bir iletişim ve eğitim aracıdır. Şimdi bunları söylemek kolay, ama 80 yıl önce Erzurum’un bir köyünde sanatın toplumun ruhsal gelişimine katkılarını keşfederek yola çıkan, bunları yaşama geçirebilmek için çaba sarf eden bir insanın ne denli cesur ve aydınlık bir lider olduğunu tahmin edebiliyor musunuz?
Ayın Prof. Dr. Koptagel İlgün’le her karşılaşmamızda O’nu hayranlıkla izlerim. Gönlündeki sevgi gözlerinden okunur, yumuşacık bakışları insana huzur verir. Zerafeti ve saygın tavrı sonsuz bir inanç ve güven yaratır. Hiç anlatmaya gerek yoktur bu insan köklü bir geçmişten geliyor dersiniz. Hüseyin Köycü’nün yaşamını okurken, dedesi Topal Recep hoca ve babası Hıfzı efendi’den başlayarak, yetiştirdiği çocukları, torunları ve tüm ailesinin bilim, sanat ve hizmet geleneği içinde yaşadığını hayranlıkla izliyorsunuz.
“Toplum Kalkınmasında Örnek Bir Lider Hüseyin Köycü” kitabın okuyunuz. Hedefimiz; Kadıköy’ün her mahallesinde yeni Hüseyin Köycü’ler yetiştirmek olsun.
----------------------------- 0 -----------------------------
Cahit Solakoğlu - 09/01/2005
“Toplum Kalkınmasında Örnek Lider: Hüseyin Köycü (2005)” isimli kitabı 1 hafta boyunca elimden bırakamadım. Bu kitabın fiyatı yoktu ama içeriğine değer biçilemezdi. Hüseyin Köycü kurak, çorak Örtülü köyüne nasıl kaynak olmuşsa, 63 yıllık ömründe bu amaçla yaptığı her şey, belgeler, gazeteer, piyesler, şiirler, yazışmalar tek tek biriktirilmiş ve O’nun hakkında yazılan yazılarla birlikte Şenkaya’nın Allahüekber Dağı’nın eteklerinden kaynayan gür pınarları gibi duru, coşkun ve tertemiz bir kaynak olarak bizlere sunulmuştu. Bütün bu bilgi ve belgeleri biriktiren, saklayan, toplayan yüce insanlara ve bunları bir araya getiren Köycü’nün çalışkan, yetenekli, başarılı, sakin torunu Prof. Dr. Koptagel İlgün’e bir Erzurum’lu olarak en içten şükranlarımı sunuyorum.
İçeriği kadar cildi, kâğıdı baskısı ve hacmiyle mükemmel bir eser olan bu kitap, Hüseyin Köycü’nün Örtülü’den çıkarıp akıttığı berrak, uygarlık ve insanlık pınarını yarınlara taşıyacak gür bir kaynak niteliği taşıyor. Şenkaya’nın okumuş, aydın, uygar, çalışkan ve üretken insanları, Hüseyin Köycü’nün yıllarca önce ıssız ve çolak Örtülü’de toprağa attığı tohumun nasıl yemyeşil, mümbit bir tarlaya dönüştüğünü, gözeden çıkan bir damla suyun billur gibi akan coşkun bir ırmağa dönüştüğünü göstermiyor mu? Hüseyin Köycü’nün yaktığı meşalenin aydınlığında köylerine, ilçelerine, illerine, ülkelerine yararlı birer insan olarak yetiştiler. 1940’lı yıllarda kurulan köy enstitülerine en çok ilgi gösteren Şenkayalılar olmuş, Cılavuz, Pulur, Ernis ve diğer Köy Enstitüleri’nde becerikli, uzman, aydın, bilgili ve özgür öğretmenler olarak yetişmişlerdir. Köycü’nün suya atmış olduğu taşla oluşan halkaları Köy Enstitüleri ile genişleyerek yayılmış ve Şenkaya, Erzurum’un en çok okumuş aydın ve çağdaş insana sahip ilçesi olmuştur.
Büyük Önder Atatürk’ün en kötü günlerde bir avuç Kuvayi Milliyeciyle birlikte yoktan var ettiği Türkiye Cumhuriyeti, Türkiye’nin her yanındaki Kuvayi Milliyeciler ve onların torunları tarafından korunacak ve yaşatılacaktır. Bu karanlık günlerde bu eser, bu inancı ve güveni sağlayan, pekiştiren bir kaynak olmuştur. Bu eseri meydana getirenlere ve bu eserin kaynağı olanlara saygı, şükran, rahmet ve minnetlerimi sunarım.
----------------------------- 0 -----------------------------
Hüseyin Köycü'nün yaşamı kitaplaştırıldı
Cumhuriyet Gazetesi (İstanbul Haber Servisi)
Acıbadem Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Koptagel İlgün, "Toplum Kalkınmasında Örnek Lider - Hüseyin Köycü" adlı bir kitap hazırladı. İlgün, kitabında, Kemalizm’in aydınlanmasını Anadolu'nun yolu, suyu, elektriği olmayan bir köşesinden tüm Doğu'ya yaymaya çalışan dedesi Köycü'nün yaşamını anlatıyor. Atatürk aydınlanmasını Doğu'da bir köyde temsil eden Hüseyin Köycü'nün düşünce ve yapıtlarını kitaplaştıran İlgün, "Köycü'nün eğitim, ekonomi, kalkınma, şehirleşme ve medeniyet yarışına katılmak amacıyla çevresinde gerçekleştirdiği örnek uygulamaları kaleme aldım. Yaptıklarının bir köyü ilçe yapma girişiminin çok üstünde olduğu gerçeğinin vurgulanmasını amaçladım” diyor. Bugün düzenlenen eğitim kampanyalarını o dönemde dedesinin gerçekleştirdiğini anımsatan İlgün, Köycü'nün şu sözünü anımsatıyor: "Önemli olan bir ateş yakmaktı. Daha ileri bir yaşam ve davranış biçimlerinin bulunabileceğine ve onların da çalışarak elde edileceğine her yurttaşı inandırabilmekti."
----------------------------- 0 -----------------------------
Emin Çölaşan
Hürriyet Gazetesi - 02 Kasım 2005
Hüseyin Köycü 1895-1958 yılları arasında yaşayan bir sivil kahraman. Yaşamını köylerde ve kentlerde geçiren, insanları uyandıran bir toplum kalkınması önderi. Cumhuriyet öğretmeni, şair, yazar ve büyük bir yurtsever. O'nun yaşam öyküsünü torunu Prof. Dr. Koptagel İlgün kitap yapmış: "Toplum Kalkınmasında Örnek Lider: Hüseyin Köycü" (Erzurum Kalkınma Vakfı). Okudukça şaşırıyorsunuz, ülkemizin hangi koşullarda kimlerin, hangi isimsiz kahramanların omuzları üzerinde yükseldiğini görüyorsunuz.